İstanbul: Siyonist İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ablukayı kırmak amacıyla yola çıkan “3. Özgürlük Filosu”na dönük baskın ve saldırılarını protesto eden Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi dün bir eylem gerçekleştirdi. Boykot Girişimi “Tecrit edilmesi ve yalnızlaştırılması gereken, mazlum ve direngen Gazze halkı değil, Siyonist rejimin ta kendisidir” dedi.
İsrail devletinin 2006 yılından bu yana Gazze Şeridi’ne uyguladığı ablukaya karşı harekete geçenlere dönük Siyonist İsrail yine korsan bir eylem gerçekleştirerek, 3. Özgürlük Filosu ismindeki gemiye 29 Haziran Pazartesi günü uluslar arası sularda bir baskın gerçekleştirdi. Filodaki eylemcileri tutuklayan İsrail askeri, eylemcileri Aşdod Limanı’na götürüp ardında da sınır dışı etmeye başlamıştır.
Bu durumu protesto etmek için dün (1 Temmuz) Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen ve “Gazze Abluka, özgürlük filosu saldırı altında. Masadan kalk! İsrail ile ilişkileri kes!” diyen Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi TC devletinin İsrail ile sürdürdüğü ikili ilişkilerin “normalleştirilmesi” çabalarını da kınadı.
“Yalnızlaştırılması gereken Siyonist rejimdir”
Sık sık Türkçe ve Arapça sloganların atıldığı eylemde Boykot Girişimi adına açıklamayı Aylin Kaplan yaptı. İsrail’in bu suçları işlemeye devam etmesinin nedeninin şimdiye kadar işlediği suçların cezasız kalmasından kaynaklandığının altını çizen Kaplan, Siyanist-apartheid İsrail rejimin geçtiğimiz yıl Gazze’ye dönük saldırısını hatırlattı.
“52 gün süren barbarca bir saldırıda çoğu sivil olmak üzere yaklaşık 2.300 kişinin hayatını kaybettiği ve alt yapısı büyük ölçüde tahrip edilen Gazze halen abluka ve ambargo koşullarında yaşam mücadelesi veriyor” diyerek ekonomik ambargo nedeniyle inşaat malzemelerinin giremediği Gazze’de halkın evlerini bile tamir edemediklerini vurgulayan Kaplan, bu duruma “Oysa tecrit edilmesi ve yalnızlaştırılması gereken direngen Gazze halkı değil, Siyonist rejimin ta kendisidir” sözleryile tepki gösterdi.
“İkili ilişkileri kesin”
Geçtiğimiz hafta Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ile İsrail Dışişleri Direktörü Dore Gold’un Roma’da yaptıkları görüşme ile ilgili Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “çok doğal”, “görüşmeden uzlaşma sağlanamaz” şeklindeki söylemleri ve bu görüşmelerin “zaten yeni olmadığına” dair vurgularını hatırlatan Kaplan; Mavi Marmara saldırısı sonrası bile ikili ticari ve askeri ortaklıkların devam ettirildiğini söyledi.
TC devletinin “Gerekli adımlar atılırsa ilişkileri normalleştirmeye hazırız” sözlerinin ne anlama geldiğini açıklamasını isteyen Kaplan; bu adımların içinde “İsrail’in yargılanması, hakuka aykırı bir şekilde kurulan İsrail yerleşim birimlerinin boşaltılması, binlerce Filistinli tutsağın serbest bırakılması, Filistinli mültecilerin evlerine geri dönmesi” gibi gelişmelerin olup olmadığını sordu.
İsrail devletini güçten düşürecek en önemli silahın dünya çapında gerçekleştirilecek bir boykot kampanyası olduğuna vurgu yapan Kaplan, açıklamayı, “Özgürlük filosuna özgürlük! Görüşme masasından kalkın, ikili ilişkileri kesin” diyerek sonlandırdı.
