İstanbul: 5-6 Ocak tarihinde İstanbul Beşiktaş Fulya Sanat Merkezi’nde gerçekleşecek Türkiye Kadın Buluşması için hazırlıklar tamamlanmak üzere. Buluşmayı omuzlayan Feminist hareket, Kürt Kadın hareketi ve içlerinde Yeni Demokrat Kadın’ın da olduğu onlarca kadın örgütü Kadınlar Birlikte Güçlü olarak bu buluşma ile Türkiye genelinde sesini dayanışmasını bir kez daha “Haklarımız, Hayatlarımız, Kazanımlarımız Bizim!” diyerek bir araya getiriyor.
Bizlerde Özgür Gelecek olarak Kadınlar Birlikte Güçlü adına Çağla Akdere’ye sorularımızı sorduk ve Akdere sorularımızı yanıtlarken, “Yıllar boyunca kadınların birlikte mücadele deneyimine dair biriktirdiği köşe taşlarına bir yenisini daha eklemek ve kadın mücadelesini güçlendirmek istiyoruz” şeklinde tüm kadınlara çağrı yaptı.
Öncelikle Kadınlar Birlikte Güçlü olarak planlanan büyük buluşma ile hedeflenene dair neler söylemek istersiniz? Uzun zamandır Türkiye genelinde hazırlıkları yapılan bu etkinlik nasıl bir örgütlülük, enerji açığa çıkardı?
Kadınlar Birlikte Güçlü olarak planladığımız bu büyük buluşmanın ortak bir ihtiyaçtan doğduğunu söylemek gerekir. Seçimlerin ardından değişen rejimle birlikte yaşamlarımıza ve haklarımıza yönelik daha da artan saldırılara karşı ancak birlikte güçlü durabiliriz. Cinsiyet eşitliğini temel alan politikalar üretmek şöyle dursun doğrudan kadın-erkek eşitliğini reddeden bir iktidar var karşımızda.
Aile odaklı politikalarıyla eşitliğimizi, özgürlüğümüzü, haklarımızı, kazanımlarımızı ve yaşamımızı elimizden almak üzere bir dizi saldırı geliyor. Boşanma Komisyonu raporu ile dillendirilenler birer politika olarak karşımıza geliyor. Diyanet fetvalarıyla kadınların yaşamlarını düzenlemeye çalışıyor, şiddet gördüğü evliliklerden boşanmasını engellemek için Müftülüğe bağlı aile irşat bürolarında kadınlara itaat etmeyi salık veriyorlar.
İlkokullardan başlamak üzere eğitim sisteminin tamamını cinsiyetçi bir biçimde düzenliyorlar. Evde, işte, çalıştığımız her yerde emeğimizi sömürmek ve değersizleştirmek üzere üretilen politikalar bir yandan, ekonomik kriz bir yandan kadınların yaşamlarını çekilmez hale getiriyor.
Gündelik olarak yaşadığımız erkek şiddeti ise iktidarın savaş ve baskı politikalarından payını alarak biçimini değiştiriyor. Tüm bu saldırıların ortasında haklarımız, kazanımlarımız ve yaşamlarımız için birlikte mücadele zeminlerimizi güçlendirme ihtiyacı çok açık bir şekilde ortaya çıkıyor.
Dolayısıyla böylesi büyük bir buluşmayı örgütlemek için yaptığımız çağrı ile kadın hareketi olarak birlikte hareket alanlarımızı büyütmek ve güçlendirmek için yollar bulmayı hedefliyoruz. Farklı illerden, hayatlardan, deneyimlerden, kimliklerden kadınlar olarak birbirimizden güç almayı ve mücadeleyi daha sıkı bağlarla devam ettirebilmeyi hedefliyoruz.
“Kadınlar Birlikte Güçlü” sloganıyla ve zeminiyle bir Türkiye buluşması çağrısı yaptığımızda bunun diğer illerde aynı heyecan ve iradeyle karşılık bulduğunu gördük. 2 hafta içerisinde yayınlanan kayıt formunu 38 farklı ilden 800’ü aşkın kadın doldurdu. İllerde yapılan çağrılarda onlarca kadın bir araya geldi.
“Bu birliktelik ulaşabildiği ölçüde Türkiye Kadın Hareketini bir araya getirecek” 
Bu buluşma ile Türkiye Kadın Hareketi buluşuyor diyebilir miyiz? Mevcut iktidarın kadınlara dönük saldırılarını düşündüğümüzde bu bir cevap niteliğinde olacaksa nasıl bir mesaj içerecektir.
Yukarıdakilere ilave olarak iktidarın kadınları ayrıştıran politikalarını ve söylemlerini anımsamak gerekir. Erkek egemen iktidarın sınırlarını belirlediği makbul kadın olanlar ve olmayanlar üzerinden ayrıştırılıyoruz. İktidar yanlısı daha doğrusu iktidar tarafından kurulan kadın örgütleri de bu anlamda bir vitrin oluşturuyor. Tüm bunlara karşı haklarımızın kadın hareketinin yıllar boyu süren mücadelesinin ortak kazanımlarıyla gerçekleştiğini hem kendi deneyimlerimizden hem de tarihten biliyoruz. Kadın hareketi olarak yıllarca bu saldırılara karşı mücadele ettik, yıllarca haklarımız için yaşamlarımız için mücadele ettik. Bu buluşma biz kadınların yaşamlarımızdan ve haklarımızdan vazgeçmeye hiç niyeti olmadığını bir kere daha göstermekle kalmayacak aynı zamanda ulaşabildiği ölçüde Türkiye Kadın Hareketini bir araya getirecek. Yani, evet Türkiye Kadın Hareketi buluşuyor ve iktidarın tüm saldırılarına karşı yılların birikimiyle mücadeleye devam ediyor.
“Bu birlikteliğin Türkiye’nin dört bir yanından beslenmesi ve güçlenmesi elbette gündemimiz olacak” 
Kadınlar Birlikte Güçlü, bir kampanya ile başladı, başta İstanbul olmak üzere bir şekli ile tüm Türkiye’de kadın gündemine müdahale eden bir noktaya geldi. Bu birlikteliğin süreklileşmesi bu buluşmanın bir gündemi olacak mı?
Kadınlar Birlikte Güçlü kampanyası ile başlayan yolculuk İstanbul’da kadın hareketinin en geniş ve güçlü birliktelik zeminlerinden birini oluşturdu. Bu zeminden hareketle politika ürettiğimiz ve sokaklarda mücadele ettiğimiz süreçlerde gündeme müdahale ettiğimizi ve değiştirebildiğimizi ve bir dizi kazanım elde edebildiğimizi gördük. Bu zeminle birlikte eylediğimizi, söylediğimizi, iletişimimizi ve bağımızı güçlendirdik. Bu birlikteliğin Türkiye’nin dört bir yanından beslenmesi ve güçlenmesi elbette gündemimiz olacak. Bu birlikteliği daha fazla nasıl güçlendirebileceğimizi, iletişim ve bağımızı nasıl kuracağımızı ve sürdürebileceğimizi hep birlikte tartışıyor olacağız.
Bu birliktelik aynı zamanda kadınların birleşik mücadelesini besleyen de bir rol oynamaktadır, siz bu konuda ne söylemek istersiniz?
Farklılıklarımızın ve bu farklılıkların bizi çeşitlendirdiğinin, güçlendirdiğinin bilincinde olarak bir araya geliyoruz. Yıllar boyunca kadınların birlikte mücadele deneyimine dair biriktirdiği köşe taşlarına bir yenisini daha eklemek ve kadın mücadelesini güçlendirmek istiyoruz. Bu bağlamda deneyimlerimizin ışığında eksikliklerimizi de noksanlarımızı da gidermek ve saldırılara karşı birlikte mücadele zeminimizi sağlamlaştırmak bizler için çok önemli.
Son olarak kadınlara nasıl bir çağrı yapmak isterseniz?
Tüm saldırılara karşı bir kadınlar seyirci kalmıyoruz; birliktelik zeminlerini çoğaltmaya, ses çıkarmaya, bir arada olmaya ve birbirimizden güç almaya devam ediyoruz. Çünkü birbirimize, kadınlara ve kadın hareketine güveniyoruz. Şimdi bunu yeniden hissetmek için, sözümüzü büyütmek, dayanışmamızı güçlendirmek için daha neler yapacağımızı konuşmak üzere tüm kadınları 5-6 Ocak’ta gerçekleşecek olan Türkiye Kadın Buluşması’na çağırıyoruz.
